Bu zanaat, bitkilerden renk elde etme ve bunları giysilerin lifleri ile kumaşlarını tek renkte homojen bir şekilde kaplayarak boyama esasına dayanır. Bu renkler, (pigment banyosu) adı verilen bir boyama havuzunda yapılır.
Çağın gereksinimlerinin ortaya çıkardığı bir zanaat:
Geçmişte kıyafetlerin renkleri, bugün olduğu kadar çok değildi. Bu amaç, bitkilerden renkleri çıkaran ve kumaşları renklendirmek üzere yenilikçi yöntemlerle üreten bu zanaatın ortaya çıkmasına yol açtı. Bu gaye doğrultusunda geçmişte Medine’de Seyyide Fatıma Mescidi avlusunun önünde yer alan boyahane pazarı oluşturulmuştur.
Zanaat ve Medine-i Münevvere:
Boyacılık zanaatı eskiden beri Medine-i Münevvere’de bilinmektedir. Boyacı, kumaşları boyamak ve süslemek için, nar kabuğu, aspir bitkisi, kına yaprağı ve safran gibi doğal ürünlerden boyalar elde ederek bu zanaatı icra ederdi.Boyama zanaatı, dükkânlarında insanların ihtiyacına göre elbiseleri boyamak ve lekelerini çıkarmak için çalışan özel bir zanaatkâr grubu ile bilinir.
Kültür ile modernite arasında zanaat:
Zamanımızda boyama zanaatı gerilemiştir; bunun nedeni ise, geçmişten farklı olarak çeşitli renk ve şekillerde boyanmış kumaşların ve hazır kıyafetlerin bulunmasıdır. Ayrıca elbise boyası birçok yerde bulunuyor ve bu boyalar evde de kolayca uygulanabiliyor.
Zanaatın ürünlerini elde etmek ve eğitimini almak:
Bu zanaatın modern alternatiflerinin varlığına rağmen, kumaş boyama yöntemlerini tanıtmak ve ürünlerini turizm şenliklerinde yaygınlaştırmak üzere, halk el sanatlarını korumak amacıyla enstitülerde eğitim kursları düzenlenmektedir. Bu zanaatın eğitimi modern teknoloji sayesinde de alınabilir.